RADYO'YU Dinlemek icin Radyo cubugundan SESi ACIN. Türkü Radyo iki ayri serverden yayin yaptigi icin acik olan radyoyu secin.


iSTEKLERiNiZ için Lütfen BURAYA TIKLAYINIZ


   
  HARUN YİĞİT
  Kazanoğu ve Celan Atışmaları
 
 
 
MUSTAFA CEYLAN A
 
Haruna CEYLAN ın Siparişi
 
Sipariş vermişti taa Almanya ya
Harun'um gelirken almış getirmiş
Bazı isteklerim kalmış haftaya
Birkaç isteğmi bulmuş getirmiş
 
Bülbüllerin kargam-olur rehberi
Siparişleriyle dolmuş defteri
Ceylan'ın tükenmiş Diet şekeri
Tarlalardan kamış yolmuş getirmiş
 
Tüketmiş gurbeti gün saya saya
Hasretin gözyaşı dönmüş deryaya
Yanlışlıkla binip gitmiş Küba'ya
Kastro prosunu çalmış getirmiş
 
Nasıl olsa fırsat düşmüş eline
İstekelri ezber etmiş diline
İlaç bulmuş Güllük köyün keline
Sağa sola haber salmış getirmiş
 
Kazanoğlu bunun için taşlandı
Yakıt tükendikçe vites beşlendi
Seyis hastalandı beygir yaşlandı
Hüso dan yeni tay almış getirmiş...
 
Aşık Kazanoğlu
 
23.05.2009
Edebiyatcılar/Antalya 
 
 
 
..................................
 
 
Aşık Kazanoğlu_Mustafa Ceylan Atışması(1)
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Cennet' de gözümü açtım 
Adem'le bir yaş idim ben. 
Savruldum Dünya'ya düştüm 
O zaman tek baş idim ben. 
****************************** 
Mustafa Ceylan: 
 
Cehennem'in kapısına 
Gerilen bir döş idim ben. 
Hakk' ı seven güzellerin 
Gözlerinde yaş idim ben. 
***************************** 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Tüm bedenler yoğrulurken 
Gönüller huzur bulurken 
Beytullah inşa olurken 
Sırtımda taş taşıdım ben. 
***************************** 
Mustafa Ceylan: 
 
Gül'düm Leyla avucunda 
Rüzgâr idim saç ucunda 
Geceleri baş ucunda 
Hilal gibi kaş idim ben 
***************************** 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Yuvama varayım derken 
Hep düldülünü everken 
Ol Ali iftar ederken 
Sofrasında aş idim ben. 
**************************** 
Mustafa Ceylan: 
 
Gökle yerin birdir hali 
Kâmil insan oğul balı 
Bekir, Ömer, Osman, Ali 
Hepisinde hoş idim ben. 
**************************** 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Fiyatımız çıkmaz kırka 
Küçülttüler kırka kırka 
Karani'ye oldum hırka 
Sanmayın kumaş idim ben. 
***************************** 
Mustafa Ceylan: 
 
Çanakkale Boğazında 
Nice aşıklar sazında 
Bülbüllerin avazında 
Kutluca bir iş idim ben. 
***************************** 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Hakikat vardır içinde 
Ona uydum her biçimde 
Mekke-Medine göçünde 
Yuva yapan kuş idim ben. 
***************************** 
Mustafa Ceylan: 
 
Sevda eksilmedi tende 
Çok sırlar saklıdır bende 
Kerem Aslı'ya gidende 
Ona arkadaş idim ben. 
***************************** 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Kadr-i Mutlak'dır yazan 
Gerçekten ayrılmaz ozan 
Dediler çık oku Ezan 
Bilal-i Habeş idim ben. 
***************************** 
Mustafa Ceylan: 
 
Gönül akar bir dereden 
O akıştır bak yâr eden, 
Kubbelerden, minareden 
Hak seslenen beş idim ben. 
****************************** 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Hak Peygamber'iyim diyen 
Putperestiğe gitmeyen 
Ol Halil'i incitmeyen 
Yakmayan ataş idim ben. 
****************************** 
Mustafa Ceylan: 
 
Ateş güldür kalpte açar 
Kâinata ilham saçar. 
Yarasalar ondan kaçar 
Güneşlere eş idim ben 
***************************** 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Başımı koymadım pusa 
İhtiyaç duymam fanusa 
Türkmen ozanı Yunus'a 
Doğarklen kardaş idim ben. 
****************************** 
Mustafa Ceylan: 
 
Yunus ben'im, Mevlâna ben 
Gönül verdim insana ben 
Bil ki, hikmet beklenilen 
Saatlerde tuş idim ben 
****************************** 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Kazanoğlu buram buram 
Bırakın telime vuram 
Cumhuriyet'i doğuran 
En son ki savaş idim ben. 
******************************* 
Mustafa Ceylan: 
 
Ceylan'ımdır dağlar aşan 
Çağlayıp kabından taşan 
Atatürk'le destanlaşan 
İzmir, Antep, Muş idim ben.
 
Aşık Kazanoğlu-Mustafa Ceylan Atışması(2) 
 
 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Dostluk çeşmesinden içeyim dersen 
El ile bardağı yanyana getir. 
Leyla diye candan geçeyim dersen 
Beydağı, Nurdağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu 
 
Konuşurken tad alayım dilinden 
Bal ile kaymağı yanyana getir 
Herkes hisse alsın ehl-i hâlinden 
Baş ile ayağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Aşkım deli taydır tanımaz ova, 
Sevda çiğdem çiçek gül kokan hava, 
Vallahi sevene her yerdir yuva 
Çatıyla çardağı yanyana getir. 
 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Ne mutlu başını eğebilene 
'Haddimi bilirim' diyebilene 
Muhabbet bir aştır yiyebilene 
Kaşıkla tabağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Kaç yıldır yemedim baklava, sütlâç 
Yârin nefesidir derdime ilâç 
Gurbet zalim çöldür, sıla bir ağaç 
Yaprakla budağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Cahilin rüzgârı tersine eser, 
Maddeden bahseden, mânâya küser 
Ağaçtan sap alan ağacı keser 
Balta ile bağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Almanya bir uçak, Antalya gemi 
Halâ gözlerimde yârin perçemi 
Ey ozan bir bilsen şu düşüncemi 
Yakınla uzağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Gizli bir yaram var durmadan kanar, 
Ağlarken gülerim, el mutlu sanar 
Dışarım buz tutar, yüreğim kanar 
Soğukla sıcağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Harun'um bırakmış Ilgın Konya'yı 
Dost olan sürdürmez kavgayı, vay'ı 
Ey aşık sazınla düzelt Dünyayı 
Koyunla buzağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Hasır tezgâhında dokunmaz kilim, 
Hasret yumak yumak, dert dilim dilim 
Yetmiş yıllık ömür, bir günlük filim 
Tığ ile yumağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Der Garip Ceylan'ım sözünü söyler, 
Bilir mi aşkını ağalar, beyler? 
Bu bahar ayında hastadır köyler 
Kar ile kızağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Adım Kazanoğlu coşkunum selden, 
Sabıkam sevdadan, urganım telden 
Söz edelim İsmail' den, Halil' den 
Kurbanla bıçağı yanyana getir.
 
 
Aşık Kazanoğlu-Mustafa Ceylan Atışması(3)
 
 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Gel seninle biraz sohbet edelim 
Oğlan memesinden, kız memesinden 
Arif meclisinde göremezse talim 
Anlaşılır sözü süzmemesinden. 
 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Gök ağlar, dağ ağlar, bahçeler yanar 
Ressamın bulutu çizmemesinden. 
Paramparça olur gökkuşakları 
Yedi renk, yedi ses dizmemesinden. 
 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Kuşlar sevgi ile yuvaya konar, 
Kelebek ışığa pervane döner, 
Kayıs mecnun olur, Kerem' de yanar 
Aşığın sevdadan bezmemesinden. 
 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Kar, bora, fırtına gönül dağında 
Gezinir Leylâlar aşkın bağında 
Nesimi zindana düşer çağında 
Bıçağın deriyi yüzmemesinden. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Padişahı uyarmazsa vezirler 
İsyankâr olana yetmez özürler, 
Tutar minareye kılıf hazırlar 
Bekçinin hırsızı sezmemesinden. 
 
Mustafa Ceylan 
 
Mıknatıs demiri kandırıp çeker, 
Fukara geceye sabırlar eker, 
Devlet iflâs eder, maliye çöker 
Torbanın ağzını büzmemesinden. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Birazcık aklını geçmişe yorsa, 
Emeğin hakkını çalana sorsa, 
Oğul bozuluyor, kız azıyorsa 
Geninde asalet gezmemesinden. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Modadır müziği yâdın, yabanın 
Piyango yerini aldı çabanın, 
Oğlu küpe takar, yaşlı babanın 
Arada oğula kızmamasından. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Dağları aşırır bir dilim ekmek, 
Yakışır mı merde boynunu eğmek? 
Hasrete dayanmak, çileyi çekmek 
Sevdaya salanı üzmemesinden. 
 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Her gurbet insanı gark eder derde, 
Bu sebep yüzünden ufuklar yerde. 
Gürültü ayyuka çıkar seherde 
Sarhoşun içip te sızmamasından. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Yanlışın hesabı nereye varır? 
Önce zulüm eder, sonra yalvarır. 
Tarih lekelenir, sayfa kararır 
Yazanların doğru yazmamasından. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Deli toynaklara ne ki yokuşlar? 
Zaman deli bir tay, herkesi hoşlar. 
Asmaları kurur, yas tutar kuşlar 
Köylünün bağını bozmamasından. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Pişmek istiyorsan bu ocakta yan, 
Arif olur, manâsını anlayan. 
Meclislerde 'ben' diyorsa bir insan 
Özünde düşmanı ezmemesinden. 
 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Zerreler çalkanıp evreni yorsa, 
Yunuslar dergâha Tapduğu sorsa, 
Akça süt selede gülümsüyorsa 
Atomun hücrede azmamasından. 
 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Kazanoğlu uyan, kalma uykuda 
'Kün' emriyle herşey gelmiş vücuda 
Deryayı gizlemiş bir damla suda 
Damlatıp bulutun öz memesinden. 
 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Hakikat gizlidir sularda, çimde 
Gezinip duruyor başka biçimde. 
Nice ceylan yaşar Ceylan içinde 
Eliyle mezarı kazmamasından.
 
 
 
 
Aşık Kazanoğlu-Mustafa Ceylan Atışması(2)
Aşık Kazanoğlu-Mustafa Ceylan Atışması(2) 
 
 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Dostluk çeşmesinden içeyim dersen 
El ile bardağı yanyana getir. 
Leyla diye candan geçeyim dersen 
Beydağı, Nurdağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu 
 
Konuşurken tad alayım dilinden 
Bal ile kaymağı yanyana getir 
Herkes hisse alsın ehl-i hâlinden 
Baş ile ayağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Aşkım deli taydır tanımaz ova, 
Sevda çiğdem çiçek gül kokan hava, 
Vallahi sevene her yerdir yuva 
Çatıyla çardağı yanyana getir. 
 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Ne mutlu başını eğebilene 
'Haddimi bilirim' diyebilene 
Muhabbet bir aştır yiyebilene 
Kaşıkla tabağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Kaç yıldır yemedim baklava, sütlâç 
Yârin nefesidir derdime ilâç 
Gurbet zalim çöldür, sıla bir ağaç 
Yaprakla budağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Cahilin rüzgârı tersine eser, 
Maddeden bahseden, mânâya küser 
Ağaçtan sap alan ağacı keser 
Balta ile bağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Almanya bir uçak, Antalya gemi 
Halâ gözlerimde yârin perçemi 
Ey ozan bir bilsen şu düşüncemi 
Yakınla uzağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Gizli bir yaram var durmadan kanar, 
Ağlarken gülerim, el mutlu sanar 
Dışarım buz tutar, yüreğim kanar 
Soğukla sıcağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Harun'um bırakmış Ilgın Konya'yı 
Dost olan sürdürmez kavgayı, vay'ı 
Ey aşık sazınla düzelt Dünyayı 
Koyunla buzağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Hasır tezgâhında dokunmaz kilim, 
Hasret yumak yumak, dert dilim dilim 
Yetmiş yıllık ömür, bir günlük filim 
Tığ ile yumağı yanyana getir. 
 
Mustafa Ceylan: 
 
Der Garip Ceylan'ım sözünü söyler, 
Bilir mi aşkını ağalar, beyler? 
Bu bahar ayında hastadır köyler 
Kar ile kızağı yanyana getir. 
 
Aşık Kazanoğlu: 
 
Adım Kazanoğlu coşkunum selden, 
Sabıkam sevdadan, urganım telden 
Söz edelim İsmail' den, Halil' den 
Kurbanla bıçağı yanyana getir.
 
Mustafa Ceylan
 
 
 
 
 
 
  Heute waren schon 4 ziyaretçi (8 klik) hier!  
 
Diese Webseite wurde kostenlos mit Homepage-Baukasten.de erstellt. Willst du auch eine eigene Webseite?
Gratis anmelden